Su, dünya yüzeyinin yüzde 71’ini kaplıyor ancak buna rağmen dünya nüfusunun yarısından fazlası yılda en az bir ay aşırı su kıtlığıyla karşı karşıya kalıyor. Çünkü dünyadaki suyun yalnızca yüzde 0,5’i kullanılabiliyor.
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) tarafından yapılan açıklamaya göre; son 20 yılda dünyanın karasal su depolaması, insanların yıllık su tüketiminden daha yüksek bir oranda düştü. Nüfus artışı ve çevresel etkiler göz önüne alındığında, bu durumun gelecekte ki su güvenliği açısından çok büyük bir sorun teşkil edeceği öngörülüyor.
“Su kaynaklarının doğru bir şekilde yönetilmesi, suyun yarınlara taşınması noktasında kritik önem taşıyor” diyen Masdaf Satış ve Pazarlama Direktörü Barış Geren, 18 Eylül Dünya Su İzleme Günü vesilesiyle su yönetiminin önemine dikkat çekti.
Dünyadaki tatlı suyun yalnızca yüzde 0,5’i kullanılabiliyor
İklim değişikliği dünya genelindeki su stresini artırıyor. Yükselen sıcaklıklar yağış düzenini bozup, hem su kıtlığına hem de suyla ilgili tehlikelere yani sel ve kuraklık gibi doğa olaylarına neden oluyor. Bugün dünyadaki tatlı suyun yalnızca yüzde 0,5’i kullanılabiliyor. Dünya genelinde iki milyar insan güvenli içme suyuna erişemiyor ve dünya nüfusunun yaklaşık yarısı yılın en azından bir ayında ciddi su kıtlığı yaşıyor.
Son 20 yılda dünyanın karasal su depolaması azaldı
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) tarafından yapılan açıklamaya göre; son 20 yılda dünyanın karasal su depolaması, insanların yıllık su tüketiminden daha yüksek bir oranda düştü. Nüfus artışı ve çevresel etkiler göz önüne alındığında, bu durumun gelecekteki su güvenliği açısından çok büyük bir sorun teşkil edeceği öngörülüyor.
“Su kaynaklarının doğru bir şekilde yönetilmesi, suyun yarınlara taşınması noktasında kritik önem taşıyor” diyen Masdaf Satış ve Pazarlama Direktörü Barış Geren, 18 Eylül Dünya Su İzleme Günü vesilesiyle su yönetiminin önemine dikkat çekti:
“İklim krizi, hızla artan dünya nüfusu ve su kaynaklarının yönetiminde yapılan yanlışlar nedeniyle su kaynakları hızla tükeniyor. Yarınlarımız için bugünden önlem alıp, suyumuzu korumamız gerekiyor. Ancak tasarruf için su kaynaklarını bilinçli kullanmak yani bireysel tedbirler yeterli değil, aynı zamanda suyu doğru bir şekilde yönetmek de gerekiyor. Çünkü belediyelerin sorumluluğunda olan su dağıtım şebekeleri aracılığıyla tüketime sunulan içme ve kullanma sularının yüzde 50’si henüz yaşam alanlarına ulaşmadan israf oluyor. İsrafın nedenleri ise; eski ve bakımsız altyapıdan yani şebekelerden kaynaklı kayıp kaçaklar, yanlış çapta tesisat kullanılması ve hatalı pompa seçimi oluyor.
Sudan yüzde 50’lere varan oranlarda tasarruf
Su temininde akıllı pompa teknolojilerini tercih ederek, şebekelerden kaynaklı su israfını önlemek ve sudan yüzde 50’lere varan oranlarda tasarruf sağlamak mümkün. Masdaf olarak, su temininde yüksek verim sunan akıllı pompa teknolojilerimiz ile dünyanın su kriziyle mücadelesini destekliyoruz. Özellikle; konutlara, endüstrilere, hastanelere, okullara ve tarımsal sulamaya yönelik olarak geliştirdiğimiz “akıllı pompa teknolojilerimiz” ile küresel anlamda yaşanmakta olan su stresi ile mücadelede önemli rol oynuyoruz.” dedi.