Sürdürülebilir ve Yeşil Tedarik Zinciri Uygulamalarının Önemi
Çevre bilincine sahip işletmeler genellikle önemli bir soru sorar: Yeşil tedarik zinciri uygulamaları nedir ve daha sürdürülebilir bir yöntem geliştirmenin ilk aşaması nedir?
Yeşil tedarik zinciri uygulamaları, sürdürülebilirlik konseptlerini geleneksel tedarik zinciri yönetimine dahil eder. Hedef endüstrilerin karbon emisyonlarını düşürmelerine ve kârı en üst seviyeye taşırken atıkları en aza indirmelerine destek olmaktır. Üretim ve satın almadan dağıtım, depolama ve taşımaya kadar tedarik zincirinin her aşamasında yeşil gelişmeler için alan vardır.
Yeşil tedarik zinciri yönetimi (GSCM) uygulamaları çevre açısından önemli yararlar sunmaktadır. Birincisi daha az enerji kullanarak tedarik zincirinin sürdürülebilirliği için gayret göstermek karbondioksit (CO2) salınımını ve diğer hava kirleticilerini düşürür. Sanayi faaliyetlerinden araçların çalıştırılmasına dek çeşitli aktiviteler nedeniyle oluşan CO2, küresel ısınmadan kaynaklanan başlıca sera gazlarından biridir. ABD Çevre Koruma Ajansı'na (EPA) göre, CO2 emisyonları 1970 senesinden bu zamana kadar neredeyse yüzde 90 oranında artmıştır. Ve iklim değişikliği, ticari balıkçılıktan ormancılığa kadar doğal kaynaklara dayanan farklı endüstrileri yakından ilgilendirmektedir. İşletmeler daha sürdürülebilir yöntemlere geçiş yaparak küresel ısınmayı yavaşlatmak, durdurmak ve gezegenimiz için aydınlık bir gelecek temin etmek için çok şey yapabilir.
Özetle GSCM uygulamalarının gerçekleştirilmesi yalnızca çevremizin sağlığı için önemli değildir. Endüstrilerin ve toplumların gelecekte de varlığını sürdürebilmesi için hayati önem taşır.
Ayrıca yeşil tedarik zinciri uygulamaları atıkları azaltır ve yenilenemeyen kaynakları muhafaza eder. Örneğin, işletmeler plastik yerine geri dönüştürülmüş kağıt ürünleri seçtiklerinde, atıkları çöplüklerden ve hassas ekosistemlerden uzak tutarken, petrol bazlı ürünlere olan bağımlılıklarını da azaltır. Tırları daha etkin bir biçimde yüklediklerinde ve sürüş hızı ve rölanti konusunda daha sıkı kurallar getirdiklerinde daha az yakıt kullanmış olurlar. Ve sürdürülebilir tarım, sürdürülebilir ormancılık prensiplerine bağlı kaldıklarında, gelecek nesiller için kaynakları muhafaza etmiş olurlar. Özetle GSCM uygulamalarının gerçekleştirilmesi yalnızca çevremizin sağlığı için önemli değildir. Endüstrilerin ve toplumların gelecekte de varlığını sürdürebilmesi için hayati önem taşır.