CDP platformu aracılığıyla çevresel verilerini kamuya açıklayan şirketlerin sayısı geçtiğimiz yıl yüzde 24 artmış ve dünya çapında 23.000’den fazla borsa şirketi çevresel performanslarını kamuya açıklamıştır. Giderek daha etkili hale gelen bilgilendirme platformunun yıllık güncellemesi, toplam 67 trilyon dolarlık piyasa değerine sahip olan ve toplam piyasa değerinin üçte ikisinden fazlasını oluşturan borsaya kayıtlı şirketlerin artık platform aracılığıyla işleriyle ilgili bir tür çevresel etki verisi sağladığını doğruladı.
ABD, Çin ve Japonya açıklama yapan ilk üç ülkeyi oluşturmaya devam ederken, Güney Kore ve Kamboçya’nın 2022 yılına kıyasla açıklama yapan şirket sayısını iki katından fazla artırdığı Asya’da da önemli bir büyüme kaydedilmiştir.
CDP, yatırımcılar adına borsada işlem gören şirketlere yazı yazarak karbon emisyonları, su ve ormanlar üzerindeki etkileri, tedarik zinciri yönetimi ve çevresel performanslarını artırmaya yönelik planları hakkında bilgi vermelerini talep etmektedir. Sonuçta ortaya çıkan açıklamalar, yatırımcılara ve diğer paydaşlara bir işletmenin karşı karşıya olduğu çevre ve iklimle ilgili riskler ve fırsatlar hakkında karşılaştırılabilir bilgiler sağlar. Platform son yıllarda, daha fazla yatırımcının borsada işlem gören firmalardan doğru çevresel veriler sağlamalarını talep etmesiyle önemli bir ivme kazanmıştır. Bugünkü rapor, 2015’teki Paris Anlaşması’ndan bu yana platform aracılığıyla açıklama yapan firma sayısının dört kat arttığını doğruluyor. Ancak CDP, borsaya kayıtlı işletmelerin büyük çoğunluğunun açıklamalarının eksik kaldığı ve firmaların yalnızca yüzde 1’inin odak alanlarının üçü olan iklim değişikliği, su güvenliği ve ormansızlaşma konularında veri sağladığı uyarısında bulundu. Güncelleme ayrıca, 100’e yakın ülkede 1.100’den fazla şehir, eyalet ve bölgesel yönetim tarafından yapılan açıklamalarla birlikte, giderek artan sayıda kamu sektörü kuruluşunun platform aracılığıyla raporlama yaptığını doğrulamaktadır.
CDP İcra Kurulu Başkanı Sherry Madera, çevresel raporlamanın dünyanın en büyük işletmelerinin büyük çoğunluğu için ana akım bir uygulama haline geldiğinin açık olduğunu söyledi. Madera, “Bu yıl CDP aracılığıyla açıklama yapan 23.000’den fazla işletme ile sürdürülebilirliğin – ve bunun temelini oluşturan verilerin – ‘sahip olunması güzel’ bir şey olmadığı, iş dünyasında uzun vadeli başarının önemli bir parçası olduğu ve yavaşlama belirtisi göstermediği açıktır.” dedi. “IPCC’nin dünyamızın iklim gidişatına ilişkin tahminleri, kayıtlara geçen en sıcak yıl olması beklenen bu dönemde iç karartıcı bir tablo çiziyor. Gezegenimizin geleceği ve kararlı adımlar atabilmek için kuruluşların sürdürülebilirlik yolculuklarında nerede olduklarını ölçmeleri ve yönetmeleri gerekiyor.”
BBC Grubu Kıdemli Sürdürülebilirlik Müdürü Michelle Papayannakos, karbon raporlaması ve çevresel açıklamalara yönelik standartlaştırılmış bir yaklaşımın, etkili karbonsuzlaştırma stratejilerinin geliştirilmesinde kritik bir rol oynayabileceğini söyledi. Papayannakos, “CDP, BBC’nin iklim değişikliği konusunda kurum içi etkileşime girmesine gerçekten yardımcı oldu, bir kuruluş olarak olgunluğumuzu artırdı ve mevcut faaliyetlerimizin sağlam bir şekilde değerlendirilmesini sağladı.” dedi. “CDP aynı zamanda tedarik zincirimiz için karbonsuzlaştırma stratejimizin de temel bir parçası. En büyük 450 tedarikçimizden de açıklama yapmalarını istemek, katılımı ve verilerin şeffaflığını artırdı ve en önemlisi, iklim değişikliği konusunda bir gelişim ve eylem dalgası etkisi yarattı.”
Haber, Taskforce for Climate-related Financial Disclosures’ın, en iyi açıklama uygulamalarına ilişkin önerilerinin kurumsal sürdürülebilirlik raporlaması için global bir standart sağlayan International Sustainability Standards Board (ISSB) tarafından kabul edilmesinin akabinde dağılmasından sadece birkaç gün sonra geldi. CDP, borsada işlem gören şirketlerden bilgi taleplerinin TCFD tavsiyeleriyle zaten uyumlu olduğunu ve 2024 anketini ISSB’nin iklim açıklama standardıyla (IFRS S2) uyumlu hale getireceğini söyledi. Gelecek yıldan itibaren, yakın zamanda başlatılan Taskforce on Nature-related Financial Disclosures (TNFD) çerçevesini de bilgi taleplerine yansıtmaya başlayacağını söyledi.
Madera, “CDP 20 yılı aşkın bir süredir kuruluşlardan birincil çevresel verilerin toplanmasında itici güç olarak eylemi hızlandırma konusundaki benzersiz rolünün ve sorumluluğunun farkındadır.” dedi. “Sürdürülebilirlik verilerine yönelik talep giderek yoğunlaşırken ve kuruluşların müzakere etmesi giderek karmaşıklaşırken, büyük ve küçük kuruluşları paydaşlarının ihtiyaçlarını karşılamaya hazırlayacak uzmanlığa sahibiz. Bu nedenle 2024 yılında, yeni ve gelişmiş bir teknoloji platformunda yeni bir çerçeve aracılığıyla verilerin ifşa edilmesini ve verilere erişimi daha kolay ve hızlı hale getireceğiz. Bu iyileştirmeler CDP’nin çevresel raporlamada sınırları zorlamaya devam etmesini sağlayacak ve kurumsal liderlerin şirketleri ve gezegen için etki yaratmalarına yardımcı olacaktır.”
ISSB Başkanı Emmanuel Faber, CDP platformu ile ISSB’nin yeni standartları arasındaki uyumu memnuniyetle karşıladı. Faber, “Global sermaye piyasalarının iklimle ilgili sağlam, tutarlı ve doğru bilgilere olan talebi her zamankinden daha yüksek ve bununla birlikte şirketler için gezinmesi kolay bir açıklama eko-sistemine ihtiyaç var.” dedi. “CDP’nin IFRS S2 ile uyumlaştırma çalışmaları, binlerce şirketin raporlama yükünü daha da hafifleteceği, bizi açıklamalar için ortak bir dile bir adım daha yaklaştıracağı, yatırımcılar için iklimle ilgili bilgilerin tutarlılığını artıracağı ve bu verilere erişimlerini hızlandıracağı için son derece memnuniyet verici ve zamanındadır. Şirketler ISSB standartlarını uygulamaya hazırlanırken, CDP aracılığıyla gönüllü beyanda bir yıl daha büyüme görmek olumludur.”
